15 Temmuz 2009 Çarşamba

Anlatacak çok şey var!..

Anlatacak ne çok şeyim var sana, gördüklerim, hissettiklerim, sen yokken sana anlattıklarım, rüyalarım, o içimdeki tuhaf güç...
Buna rağmen yan yana geldiğimizde konuşamamam niye? O onca anlatılacak şey nerede, sözlerim ne kadar anlamsız yanımdayken. Sen o değilsin, hep hayal ettiğim, konuştuğum kişi. Ben seni başkalaştırmışım hayatımda sanki! Sen uzakken o kadar yakınsın ki aslında. Her anı seninle yaşıyorum sanki. Bunları anlatmaya kalkışsam sana; sadece güleceksin biliyorum. Bütün varlığımla kanıtlamayı isterdim bunu sana. Nasıl olurdu bilmem ama bir gün kesişecek yollarımız; işte o gün ben bütün cesaretimi toplayıp konuşabileceğimi hayal ediyorum seninle.


Kimbilir şimdi nerelerdesin,
Belki Bergama'dasın aklın Seattle'da

Karmaşıklaşım

İlişkiler ne kadar da karmaşık şimdi. "Complicated"lar giderek artıyor. Sevmek mi bu kadar zor olan, anlaşmak mı? Beklentilerin çok olması mı bu kadar karıştırıyor bu işi?

Ben sevdiğimle olabilseydim eğer, onu yalnızca severdim. Sık sık sarılır, sevdiğimi dile getirirdim. Fısıltıyla, kulağına eğilerek "Seni çok seviyorum" derdim. Belki de hiç gerçekleşmeyecek bir hayal bu, ama sevdiği ile birlikte olanlar ilişkilerini, sevgilerini öyle yıpratıyorlar ki, bir iki hafta içinde nefrete dönüşüyor bu sevgi...

Yazılarım