30 Ağustos 2008 Cumartesi

Tespit

Seninle msnde konuşmamam baya iyi sonuç gösterdi.
Onun yerine yüz yüze konuşabilme imkanım var tabii. Ve rahatlıkla kullanabilirim bu imkanı

27 Ağustos 2008 Çarşamba

FARK

Ben aynaya bakınca hep seni gördüm
sen ise kimbilir kimi
ben seni niye sevdim ki
neyini sevdim?

24 Ağustos 2008 Pazar

Hep bir korku hep bir kaçış
Neden peki?
İyi biriyim ben
Bunu söylemek haykırmak istiyorum
Tek derdim arkadaş olmak arkadaş bulmak
Sevgili filan istemiyorum
İstemeye hakkım yok
Hayallerimde yaşadım ben ne istediysem
Ama gerçeğinden hep bir korku hep bir kaçış
Bir ebeleme
Bir saklambaç adeta
Bir körebe yoklukta
Bir kovalamaca var olunca
Nereye bu kaçış
Kimden
Neden
Soru işaretleri arasında tek bir ünlem
Bu hayat dolu özlem

22 Ağustos 2008 Cuma

Sen
Hayal edemediğim
Hayal etmekten konktuğum
Geceleri kabusum, gündüzleri boğuluşum
Uzak ve çok anlamsız bir durumdayım sana karşı
Ne kadar haksızım ve mantıksız
Saçmalıkların içinde yüzüyorum
Ah mantık seni kullanmayı bir türlü beceremiyorum
İşime gelmiyor
Gizlice sevmek güzel aslında
Hayalkırıklıklarına alışkınım ben
Ağlarım arkandan ruhun duymaz
Evlenirsin belki yakında
Güler geçerim...
Ah sen
Hep hayalim
Hep korkum
Hiçbir şey değilim senin için
Buna bile seviniyorum

?

Şarkı dinliyorum sürekli. Hani olur ya konuşursan o şarkıyı dinleyeceğim sürekli. O da biliyor bu şarkıyı br şeyler anlatmak istiyor gibilerinden saçmalıklar yaratacağım. Ama yok. İlla bezdirecek canımdan. Geveze damgası vuracak bana. Ben de sıra sıra saçmalayacağım sonra. Bunları anlatmak ne zor olurdu herhale birisine. Yazmak ne güzel şey benim gibi korkaklar için. Bir tek şey söylesen alay etsen bu bile yetecek bana. Benim de bir insan olduğumu kabullenmiyor gibisin. Ne kadar umursamaz ve kibirlisin. 12 gün sonra doğum günün. iki kelime pardon üç kelime söyleyeceğim. Ne cevap vereceğini bilmiyorum. Belki teşekkür edeceksin. Belki de hiçbir şey söylemeyeceksin. Ne önemi var. Saklanacak olmam, konuşamayacak olmam, saçmalıyor olmam değişmeyecek. Ben de değişemeyeceğim. Zamanla üzerine birkaç damla su serpip soğutacağım ve sonra küllerini havaya savuracağım. Bir daha seni görmek istemeyceğim ve unuttuğumu sanıp başka birini sevmeye başlayacağım zorunlulukla. Mühürlü kaderim...

Ne zaman?

Ne zaman "Ne zaman beni sevdiğini söyleceksin" diye soracaksın?
Sen
Ya da herhangi biri

13 Ağustos 2008 Çarşamba

Gerekçe - 13 Temmuz 2008 (kız kulesi)

Yapabileceğimi sanmıştım. İnsanlarla iyi ilişkiler kurmak için güzel bir adım atacaktım. Hep hayalimdeki girişi yapıp herkese hal hatır soracaktım. Denedim gittim ve yapamadım...Zor muydu? Yapamaz mıydım? Kesinlikle hayır. Elbette yapabilirdim... Ama yine bir çuval incir berbat ettim...Y ine elime yüzüme bulaştırdım...
Sonuç:denedim ve yanıldım...Hala insanlarla konuşmayı beceremiyorum

12 Ağustos 2008 Salı

Derman

Bir kalem, bir kağıt
Bu iki nesne ile neler yaratır insan
Yepyeni bir dünya
Yepyeni bir hayat
Umut en önemlisi de...
Umudun resmi yoktur ama
Bir zeytindalı çizersin kağıda
Bir gül
Bir lale
Umutla bakarsın yaptığın resme
O gülü koklar, her gün sularsın
Her gün büyüdüğünü görür ,
umutla dolarsın
Kim inkar edebilir o gülün büyümediğini
Bir goncadan yediverene dönmediğini
Kim soldurabilir ki onu
Kim inkar edebilir konuşmadığını, dile gelip şarkı söylemediğini
İşte bir kalem ve bir kağıt ile umut yolculuğudur bu.
Basit görünen bir kalem ve kağıt ile dünyalar yaratır, içine bir nehir koyup, ceylanı susuz bırakmazsın
Bunu görmeyenler ise, yoluna çıkıp, seni yaralarlar
Kalemi kırıp, kağıdı yırtarak
Ve yakarak ormanları...

3 Ağustos 2008 Pazar

Kalem Ve Kağıt

Yine bir kalem
Yine bir kağıt
Yazacağım hep böyle. Anlatacağım kağıtlar anlamayacak derdimi. Ama 'sus' da demeyecek hiçbiri. Beni hep dinleyecekler. Yarama ancak tuz basacak biliyorum. Önce acıyacak canım sonra da bakıp güleceğim bütün bunları. Ne çok büyüttüğümü anlayıp....

Yazılarım